Sunday, April 30, 2006

dülger balığı, anı yaşardı, örnek almalı mıyım?

bugünün işini yarına bıraktım.

o an çok mutluydum.

şimdi pişmanım; üstelik pişmanlığım bir an değil bir süreç. ölene kadar içimde yer edecek belki başka pişmanlıklarla zincirleme şekilde.

ne istediğimi bilmiyorum. şu an yapmak istediğim birşey yok. neden olması gerektiğini de bilmiyorum.

halbuki tavsiyesine uymuş, anı yaşamıştım. ama bu hiç hoşuma gitmedi. daha doğrusu çok hoşuma gitti ama o hissi şimdi hatırlayamıyorum. o his bitti bu his başladı.

uyumak istemiyorum.
yüzmek istemiyorum.
konuşmak istemiyorum.
sarılmak isteyebilirdim belki fakat onu da unuttum.

güzel hisler hep bitiyor fakat bu his hiç bitmiyor.

yazdıklarımı okudum. değişmedim. hatta hoşnutsuzluğum arttı. nasıl nokta koyacağımı da bilmiyorum.

mektup arkadaşım olmayı talep eden antakyalı erdal'ın yaptığı gibi yapayım en iyisi:

"kim olduğunuzu bilmiyorum. burcunun yurtdışına taşındığına da inanmıyorum. o yüzden bu mektubu bitirerek bu işe de bir nokta koymaya karar verdim. hoşçakalın.
nokta O "

nokta O

1 Comments:

Blogger vintage biscuit said...

güzel bi yazı

2:12 AM  

Post a Comment

<< Home